Bu pazar yerel seçimler için sandık başına gidilecek. Piyasalarda genel seçim atmosferi yaratan yerel seçimler sonrası pazartesi piyasaları ne bekliyor?
Öncelikle seçimlere gelene kadar neler yaşandı bir bakalım. Enflasyon yüzde 67,07 seviyesinde oldukça yüksek. Geçen yıl mayıs seçimleri sonrasında yeni ekonomi yönetimi ve Merkez Bankası politikalarıyla hızla değer kazanan kur, bu kez yerel seçim bile olsa vatandaşı tedirgin etti ve dövize talep patladı. Artan döviz talebi ile dolar/TL bu yıl yüzde 9,88, Euro/TL yüzde 7,02, Euro ve dolar eşit ağırlıklı oluşturulan döviz sepeti de yüzde 9,84 yükseldi. Kurlarda talep nedeniyle yükseliş Merkez Bankası’nın rezervlerine de olumsuz etki yaptı. Merkez Bankası net uluslararası rezervleri 22 Aralık 2023’teki 40 milyar 86,4 milyon dolar seviyesinden 22 Mart itibariyle 15 milyar 205,8 seviyesine geriledi. 22 Aralık 2023’ten 22 Mart 2024’e 3 ayda net rezervlerde 24 milyar 8881 milyon dolarlık gerileme yaşandığını ortaya koyuyor.
ÜÇ HAFTADA 8.28 MİLYAR DOLAR ARTIŞ
22 Mart haftasında yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatı da parite etkisinden arındırılmış olarak 3.1 milyar dolar arttı. 15 Mart haftasında 1.99 milyar dolar, 8 Mart haftasında 3 milyar 190 milyon dolar yine parite etkisinden arındırılmış yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatı artışına şahitlik ettik. Bu parite etkisinden arındırılmış olarak üç haftada 8.28 milyar dolar arttığını gösterdi.
Rezervler gerilerken vatandaşın döviz mevduatları arttı, söylentiler de döviz talebini körükledi. Sık sık Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile ilgili spekülasyonlar ortaya atıldı, buna karşılık Cumhurbaşkanı Erdoğan hem enflasyonla mücadelenin önemine hem de Şimşek’e güvenine yönelik sık sık açıklamalar yaptı.
MERKEZ BANKASI YETERİNCE SIKI
Bu dönemde Türkiye’nin kredi notunun yükselişi bile ortamdaki gerilimi değiştirmeye yetmedi. Merkez Bankası seçimden 10 gün önce politika faizini 500 baz puan artırarak enflasyonla mücadelede konusundaki kararlılığını ortaya koyarak TL’yi savunduğunu da gösterdi. Borsa İstanbul ise beklenen yabancı yatırımcının bir türlü girişinin gerçekleşmemesi nedeniyle moraller biraz bozuk olsa da BİST100 endeksinde yılsonundan bu yana yüzde 21,85 yükseliş sağladı. Ancak mart ayında BİST100 endeksi yüzde 1 üzerinde kayıp yaşarken, dolar/TL yüzde 3,65, Euro/TL yüzde 4,6, döviz sepeti yüzde 4,62 yükseldi. Mart ayında beklenen enflasyon ise yüzde 3,6 seviyelerinde.
Tüm bu olumsuz gelişmelere karşın yerel seçim sonrası piyasada ekonomi yönetiminde bir değişiklik beklentisi yok. Piyasa uzmanlarının verdiği bilgiye göre ekonomi yönetiminin işbaşında kalması da programın, sıkı para politikasının uygulanmaya devam edeceği anlamına geliyor. Merkez Bankası’nın da yeterince sıkı bir seviyeye geldiği ve yüzde 50 politika faizinin de yılsonuna kadar devam edeceği görüşünde olan piyasa uzmanları mayısta yüzde 75 ile zirveye çıkması beklenen enflasyonda yılsonunda ise yüzde 40-42 seviyelerine inilmesini bekliyor.
ENFLASYON BEKLENTİLERİ BOZULUYOR
Ancak piyasanın bir uyarısı var ki Merkez Bankası yeterince üzerine düşeni yapıyor sıra maliye politikalarında. Yani seçimden sonra ve 4 yıl seçimsiz dönemde artık daha sıkı bir maliye politikası uygulanması enflasyonla mücadelede Merkez Bankası’na oldukça büyük bir destek verecek. Uzmanlar gerekirse Merkez Bankası’nın yine faiz artışına gidebileceğine de dikkat çekiyor.
Döviz kurunun nasıl bir seyir izleyeceği de önemli. Enflasyon beklentilerinde iyileşme olmadıkça, ekonomi yönetiminin aynı sıkılıkta politikayı sürdürmesi durumunda bile dövize talebin seçim öncesi kadar olmasa da sürmesi muhtemel. Merkez Bankası’nın yılsonu beklentisi yüzde 36 seviyesinde ancak bu hedefin tutmasını piyasa beklemiyor. Piyasada da yüzde 40’ın altında bir beklenti yok. Türkiye’nin 5 yıllık iflas risk primi CDS’i de bir türlü 300 baz puanın altına inmiyor. Ve yabancı yatırımcı da bir türlü beklendiği gibi gelmiyor.
Tüm bunların sonunda uzmanlar diyor ki; seçimden sonra ilk hafta TL varlıklarda dalgalı bir seyir yaşanabilir. Ardından gelecek uzun bayram tatili öncesinde de hem yerli hem de yabancı yatırımcılar yeni bir pozisyon almayı düşünmeyecek. Ancak 2024 boyunca yeterince sıkı para ve maliye politikası uygulanabildiği takdirde piyasa uzmanları umutsuz değil.